top of page

Beyin sağlığınızı koruyor musunuz?

Bildiğiniz üzere ben doktor değilim. Tabii ki de size burada bir ilaç veya herhangi bir şeyi kendim önermeyeceğim. Bunu birkaç kaynak vererek yapacağım. Çünkü hayati öneme sahip olan beynimizi korumak da hayati bir öneme sahiptir.

Bizler ülke olarak beş bin parçaya bölünmüşsek de bizleri daha fazla ne kadar bölebiliriz diye çalışmaya devam eden birçok kişi var. Bizler birbirimize ne kadar düşersek o kadar çok kontrol sahibi olan var. Sonuçta dünyada böl parçala yönet diye bir sistem var. İşte beynimizde bu var olan kontrol sisteminin içinde bulunuyor. Peki biz beyin sağlığımıza ne kadar önem veriyoruz?

Bilirsiniz genelde diş macunlarına ve içtiğimiz suların içine FLORÜR diye bir mineral katarlar. Diş çürümesine engel olduğu gerekçesi ile zaman içerisinde özellikle çocuklara kapsül halinde verildiği de olmuş. Biz bunlardan faydalandığımızı zannederken meğer bedenimizi özellikle de beynimizi kaybediyormuşuz. Doktor Ahmet Maranki'nin şu videosu ile bizlere verilen bu Florürün ne kadar zarar verdiğini izleyip daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz;


Bunun dışında Dr. Gülcan Usal'ın da bu videosu ile florür almanın hiçbir işe yaramadığı konusunda videosunu izleyerek de bilginize bilgi katabilirsiniz;




Diş macunlarından bebek mamasına, meyve sularından teflon tava, tencerelere kadar birçok şeyin içinde bulunan bu etken madde vücudumuzda;

  • Biyobirikim

  • Üreme sistemine zarar

  • Merkezi sinir sistemine hasar

  • IQ düşürme

  • Erken ergenlik

  • Tiroid hormonuna etki

  • Romatizma

  • Kemik erimesi

gibi gibi birçok bölgeye zarar vermektedir. Şimdi size bu etken maddenin kullanıldığı çok ilginç bir yer söyleyeceğim, Dr. Buğra Buyrukçu hocanın web sitesinde bulunan yazıda ki şu kısım oldukça ilginç;

İlk defa Hitler zamanında kullanılan flor, dünya savaşları sırasında esirlerin aptallaştırılması için kullanılmış. Daha sonra nükleer silah yapımında da kullanılmaya başlamış ve savaş sanayisinde aranan bir madde haline gelmiştir.


Sadece bu kısım bile bizlerin üzerinde nasıl bir kontrol sağlandığını göstermektedir. Buna göre bizler neler yapmalıyız? Prof. Dr. Serhat Fındık Hocanın önerisi gayet makul gelmekte;



Beynimizi korumanın tek yolu bu maddelerden uzak kalmak değildir. Zamanında ülke kralları insanları kontrol etmek için spor ve müziği de kullanmışlardır. Alkol, uy*şturucu gibi zevk veren maddelerde cabası. Bunlar yetmezmiş gibi bir de sosyal medyanın hayatımızın her anına girmesi bizi beş on saniyelik dünyalara hapsetmiştir. Üreten bir neslin torunları olmamıza rağmen her şeyden uzak kalmak, hiçbir şey yapmak istememek kendimize yapmış olduğumuz en büyük saygısızlıktır. İçinde bulunduğumuz durumdan yalnızca biz kendimizi kurtarabiliriz. Yoksa zarar görmeye ve layık olmadığımız bir şekilde yaşamaya devam edeceğiz.


Serkan TÜZÜN

İPR DİJİTAL MEDYA KOÇU SAHİBİ

 
 
 

Comments


bottom of page